Son Dakika

“Şiddet eğilimi olan kişilerin önemli kısmı tedavi edilebilir”

Uzman Klinik Psikolog Malas: “Şiddet eğilimi olan kişilerin önemli kısmı tedavi edilebilir”

Uzman Klinik Psikolog Elmas Merve Malas, şiddetin, öfke duygusunun kontrol edilmemesi sonucunda ortaya çıkan toplumsal bir problem olduğunu belirterek, şiddet eğilimi olan kişilerin önemli bir kısmının bireysel tedavi alarak tedavi edilebileceğini söyledi.

Son zamanlarda sıkça duyulan şiddet olaylarının artması kamuoyunun da gündemini oluştururken, şiddetin artmasıyla birlikte önlenebilir olması mümkün müdür sorusu da akıllara geliyor. Konuyla ilgili bilgiler veren KTO Karatay Üniversitesi Medicana Tıp Fakültesi Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Elmas Merve Malas, şiddetin, öfke duygusunun kontrol edilmemesi sonucunda ortaya çıkan toplumsal bir problem olduğunu söyledi. Uzman Klinik Psikolog Malas, “Çocukluk döneminde ebeveyn şiddetine tanıklık eden kişiler ileride şiddeti normal olarak algılayabilir. Sorun çözmeyi şiddet ile ilişkilendiren çocuklar, sonraki ilişkilerinde karşılaştıkları problemleri çözmede şiddet uygulayabilir veya mağdur olabilirler. Böylece kişinin hayatında şiddet döngüsü oluşabilir ve ortaya çıkan olumsuz etkiler bir sonraki nesilde de devam edebilir” dedi.

“Şiddete maruz kalan veya gören kadınların çocuğuna da fiziksel şiddet uyguladığı görülmektedir”
Yapılan bilimsel çalışmaların önemini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Elmas Merve Malas, “Çocukluğunda veya evliliğinde en az bir kez fiziksel şiddete maruz kalan veya gören kadınların çocuğuna da fiziksel şiddet uyguladığı görülmektedir. Aile içinde şiddet davranışını gören çocuklar, sosyal öğrenme yolu ile şiddet davranışını öğrenip, modelleyip, diğer yandan da doğru problem çözme tekniklerini öğrenemedikleri için şiddet davranışını bir süre sonra taklit ve tekrar etmeye başlayacaktır. Sosyal öğrenme ile aile içi şiddete tanıklık eden erkek çocuklarında, gücün erkek tarafından kadına bu şekilde uygulanmasını normal görmeleri, sert erkek rolünü benimsemesi, baskın ve saldırgan olmanın erkekler için uygun olduğu fikrinin yerleşmesi, kadınların güçsüz, kötü muameleyi hak ettiklerine dair inançlar geliştirmeye başlayabilir. Kız çocuklarında ise, şiddet davranışını normal ve evliliğin bir parçası olarak kabul etmelerine, erkeklerden zarar göreceği korkusuyla kaçınmacı, güvensiz ve ilişki kuramayan yetişkinler olmalarına yol açmaktadır” ifadelerini kullandı.

Şiddet çocukluk döneminde başlıyor
Uzman Klinik Psikolog Malas, şiddetin bazı kültürlerde çocuk yetiştirme biçimi, onun cezalandırılması gerektiği, öğrenme biçimi olarak yer aldığını ve bundan dolayı saldırganlığın benimsendiği toplumlarda bireylerin şiddet eğiliminde olmasının da daha ihtimal olduğunu ifade etti. Malas, “Toplumsal değer yargılarında şiddetin, güç sembolü olarak görülmesi, yüceltilmesi, delikanlılık, mertlik olarak kabul görmesi şiddeti normalleştirmektedir. Toplumda şiddetin değer kazanması, yüceltilmesi, toplumsal olarak kin, kıskançlık, düşmanlık duygularının harekete geçmesine ve şiddetin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Sosyal sınıf farklılıkları, gelir gruplaşmaları bunun getirdiği sosyal eşitsizlik, kuşaklar arası çatışma, hızlı nüfus artışı, işsizlik, adaletsizlik gibi durumların sonucunda şiddet eyleminin görünürlüğü daha da artmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Şiddet davranışı tedavi edilebilir”
Şiddet davranışının tedavi edilebilir olduğunun önemini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Elmas Merve Malas, “Şiddet eğilimi olan kişilerin önemli bir kısmı bireysel tedavi alarak tedavi edilebilir. Bunun için bireyde şiddetin nasıl ortaya çıktığı araştırılır ve kişiye özel tedavi süreci başlatılır. Şiddet olumsuz bir davranış biçimidir. Bu davranışın altında çoğunlukla problem çözmede yanlış davranışa neden olan öfke gibi olumsuz duygular bulunmaktadır. Olumsuz duyguların nedenleri doğru tespit edilir ve duyguların doğru bir şekilde ifade edilmesi sağlanırsa kişide olumsuz duyguların yol açtığı şiddet gibi sağlıksız davranışlar azalacaktır. Bu kişilere davranış uzmanları tarafından duygularını ifade etmesi öğretilir. Kişi bunu öğrendiği zaman duygularını şiddet yoluyla değil de sözel olarak ifade etmeyi başarabilmesi sağlanır” diye konuştu.

Kaynak: İHA

Bir yanıt yazın