Son Dakika

Siğil tedavisinde “kriyoterapi” öneriliyor

Siğil tedavisinde “kriyoterapi” öneriliyor

Cildiye Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, siğiller hakkında yaptığı bilgilendirmede tip, tanı ve tedavi yöntemleri hakkında konuşarak, en etkili tedavi yönteminin ‘kriyoterapi’ olduğunu ifade etti.

Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Cildiye Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, siğiller hakkında açıklamalarda bulundu. Siğillerin oluşumundan ve yayılımından bahseden Bereket, dolaylı bulaş riskini arttıran ortak kullanım eşyaları konusunda dikkatli olunması gerektiği konusunda uyardı. Tanı ve tedavi yöntemlerine de değinen cildiye uzmanı, kriyoterapi tedavisinin bu rahatsızlıkta etkili olduğuna dikkat çekti.

 

Siğiller bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha sık görülüyor

Siğiller konusunda genel bilgi veren Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Cildiye Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, ‘’Siğiller mukoza ve cilt üzerinde meydana gelen benin (iyi huylu) lezyonlardır. HPV adı verilen bir virüs kaynaklıdır. Siğiller en çok ellerde, ayaklarda, yüzde, genital bölgede ve makat bölgesinde görülür. Genellikle zararsızdırlar. Siğiller insanlar arasında yayılımı direkt ya da indirekt temas ile olur. Kötü huylu oluşumlara dönüşüm özellikle genital bölgede siğili olan, bağışıklık yetmezliği bulunan kişilerde tespit edilir. Siğilin oluşum nedenlerinin kesin bir cevabı olmasa da bağışıklık sisteminin zayıf olduğu kişilerde daha sık görüldüğü söylenebilir” dedi.

Ortak kullanılan eşyalara dikkat çekti

Virüslerin neden olduğu siğillerin son derece bulaşıcı olduğunu belirten Uzm. Dr. Turgay Hasan Bereket, bu siğillere neden olan virüslerin doğrudan veya dolaylı olarak bulaşabildiğini kaydetti. Bulaşma riskinin arttığı durumlara değinen Cildiye Uzmanı Bereket, “Siğiller doğrudan kişiden kişiye, bazen de dolaylı olarak havlu veya tıraş bıçağı gibi nesneler yoluyla bulaşabilir. Bu nedenle siğili olan kişilerle yakın temastan ve kişisel eşyaların ortak kullanımından kaçınmak gerekir. Virüsün vücuda alınması ile siğilin ortaya çıkması arasında dört hafta ila sekiz ay kadar bir süre vardır. Ciltte yara varsa siğil virüsleri ile enfekte olmak daha kolay hale gelir. Aynı zamanda cildin nemli ya da ıslak olması bulaşma riskinde artışa neden olur” ifadelerini kullandı.

“En önemlisi genital bölge siğilleridir”

Siğil tipleri ve tanı koyma yöntemlerinden bahseden Cildiye Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, birçok farklı tip siğilin bulunduğunu aktardı. Bereket, “Siğil tipleri; yaygın siğiller, düz siğiller, ipliksi siğiller, ayak tabanı siğilleri, genital bölge siğilleri, göbekli siğiller ve seboreik siğillerdir. Ancak içlerinde en önemli olanı genital bölge siğilleridir. Genital bölge siğilleri yumuşak lezyonlar olmasına rağmen ağrı ve kaşıntı gibi rahatsız edici şikâyetlere neden olabilirler. Cinsel yolla bulaşan bu siğil türü kanser gelişme riski düşük olan HPV tipleri ile meydana gelir. Genellikle sadece siğilin muayenesi ile tanı konulabilir. Bazı vakalarda ise cilt lezyonlarından bir doku örneği alınarak laboratuvarda incelenmesi gerekebilir” diye konuştu.

Hangi durumlarda tedavi edilmesi önemli?

Normal şartlarda siğillerin çoğu vücut için zararlı olmadığını ve herhangi bir tedavi yapılmadan da haftalar ya da aylar içinde kendiliğinden kaybolacağını ifade eden Cildiye Uzman Doktoru Turgay Hasan Bereket, tedavi edilmesi gereken siğiller hakkında konuştu. Kozmetik olarak rahatsız edici veya genital bölgede ortaya çıkmış olan siğillerin tedavi edilmesi gerektiğini belirten Bereket, “Ayak tabanında bulunan ve yürürken ağrıya neden olan siğiller de tedavi edilmelidir. Bazı durumlarda mutlaka bir doktora başvurulması önerilir. Siğilde kanama ya da iltihaplanma varsa, atopik dermatit gibi başka cilt hastalıkları ile birlikteyse, göbekli siğil olarak da bilinen siğil varsa ve yaş ile birlikte ortaya çıkan seboreik siğiller ile bazı cilt kanseri türleri karışabilir. Bu nedenle bunların zararsız seboreik siğil olduğundan emin olmayan herkesin kötü huylu oluşumların ekarte edilmesi adına doktora başvurması önerilir. Siğil tedavisinde kullanılan farklı yöntemler ve çözümler vardır. Tercih edilecek tedavi yöntemi siğillerin tipine, boyutuna, sayısına ve konumuna göre değişiklik gösterir. Tedavide sıklıkla salisilik asit çözeltisi içeren ilaçlar, kriyoterapi adı verilen dondurma yöntemi kullanılır” dedi.

Kriyoterapi öneriliyor

Kriyoterapi tedavisinin özellikle yaşlı hastalarda, cerrahi bir işlem olmadığı için konfor sağladığını dile getiren cildiye uzmanı, bu tedavi ile siğillerde tekrarlamanın da diğer yöntemlere göre daha az olduğunu aktardı. Bereket, “Kanama ve komplikasyon riski, kriyoterapi tedavisinde diğer yöntemlere göre daha azdır. Hızlı ve uygulaması kolaydır. Tedavi sonrası bazı kişilerde HPV virüsü pasif duruma geçer ve siğil tekrarlamaz. Bazı bireylerde ise bağışıklık sistemi zayıflığı nedeniyle tekrarlayabilir. Bu nedenle tedavi sonrası bağışıklığın güçlendirilmesi önem arz eden bir konudur’’ diye belirtti.

 

Kaynak: İHA

Bir yanıt yazın